KAYABAŞI

Mecburi Hizmet Yükümlüsü Doktorların Eş Durumu Nedeniyle Atanma Davalarında Verilen Farklı Kararlar Hk

Mecburi Hizmet Yükümlüsü Doktorların Eş Durumu Nedeniyle Atanma Davalarında Verilen Farklı Kararlar Hk
Mecburi Hizmet Yükümlüsü Doktorların Eş Durumu Nedeniyle Atanma Davalarında Verilen Farklı Kararlar Hk

Daha önceki yazımızda  (https://sadikayabasi.av.tr/blog/oku/mecburi-hizmet-yukumlusu-doktorlarin-es-durumu-nedeniyle-atanma-davalari-3189) vurguladığımız üzere mecburi hizmet yükümlüsü doktorların eşlerinin aynı kurumda yada başka kurumda memur olarak görev yapması ve en önemlisi özel sektörde görev yapıyor olması halinde eş durumu nedeniyle atanma talebi sözkonusu olacaktır.

Bu amaçla açılan davalarda farklı bölge idare mahkemelerinin farklı kararlar verdiği göze çarpmakta olup, kararlar arasındaki aykırılığın giderilmesi gerekmektedir.

Bilindiği üzere ülkemizde 2016 yılından itibaren istinaf kanun yolu uygulamasına geçilmiş olup, 2016 yılından önce ise ilk derece mahkemesi tarafından verilen kararlar temyiz incelemesi için Danıştaya gönderilmekte idi. Ancak istinaf kanun yolu uygulaması ile eş durumu nedeniyle açılan davalar istinaf mahkemelerinde (bölge idare mahkemesi) kesinleşmekte olup, Danıştaya gönderilmemektedir. Halihazırda Ankara, İstanbul, İzmir, Bursa, Samsun, Erzurum, Gaziantep, Konya ve Adana illerinde Bölge İdare Mahkemesi (İstinaf) Mahkemesi bulunmakta olup, bu mahkemelerce verilen kararlar kesindir.

Daha önceki yazımızda vurguladığımız üzere Danıştay 5. Dairesi'nin 07.07.2015 tarih, E:2015/3280 sayılı yürütmenin durdurulması kararında da özellikle eşi kamu personeli olmayan doktorlar için eş durumu mazereti nedeniyle nakil talebinde bulunma hakkının mevcut olduğunun kabulü gerektiğine karar verilmiştir. 

2025 yılında eşi üniversite personeli olan doktor için açılan davada yerel mahkeme yürütmenin durdurulması talebinin reddi üzerine Bursa Bölge İdare Mahkemesi 1. İdari Dava Dairesince ; 

"Bu durumda, dosyadaki bilgi ve belgelerden davacının esinin, ..... ilinde bulunan ....... Üniversitesi'nde hemşire kadrosunda görev yaptığı ve bu Üniversitenin başka yerde teşkilatının bulunmadığı, diğer taraftan  ...... Üniversitesinin 31/01/2025 tarih ve 170056 sayılı yazsı uyarınca davacının esinin ........ Hemşiresi olarak görev yaptığı ve hemşire yetersizliği nedeniyle başka kuruma atanmasına muvafakat verilmeyeceğinin bildirildiği görülmekte olup, uzman doktor olarak stratejik personel olan davacının es durumu mazereti sebebiyle atanma talebinin; Sağlık Bakanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği'nin "Aile birliği mazeretine bağlı yer değişikliği" başlıklı değişik 20. maddesinin 2. fıkrasının (c) bendinin, 09/02/2019 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan Yönetmelik değişikliği ile getirilen son cümlesinde yer alan ''Atama talebinde bulunan personelin bulunduğu yerde, esinin görev yaptığı kurumun teşkilatının bulunmaması, kadro veya mevzuatı açısından aile birliği mazeretine dayalı atanma imkânının olmaması halinde aile birliği sağlanır, ancak bu bendin birinci cümlesi stratejik personel için uygulanmaz." hükmünün uygulanması suretiyle ve davacının aile birliğini devam ettirebileceği Bursa iline atanmasıyla kabul edilmesi gerekirken, aksi yönde tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık görülmemiştir." gerekçesiyle yürütmeyi durdurma kararı verilmiştir. 

Keza eşi Antalya ilinde hemşire olarak görev yapan doktor tarafından açılan davada da Konya 3. İdare Mahkemesince;

"Bu durumda, Sağlık Bakanlığı Atama ve  Yer Değiştirme Yönetmeliği'nin 20/2. maddesinin c bendinde stratejik personel için getirilen istisnanın, eşin naklen atanma imkanına bakılmaksızın C ve D hizmet grubu yerlere atanmaya olanak sağlayan birinci cümle için geçerli olduğu,  uyuşmazlıkta ise uzman doktor olarak stratejik personel olan davacının, eşinin kadro durumu itibariyle Konya ili'ne naklen atanamadığı ve aile birliğinin tesisinin başka türlü mümkün olmadığı anlaşıldığından, davacının talebinin "Atama talebinde bulunan personelin bulunduğu yerde, eşinin görev yaptığı kurumun teşkilatının bulunmaması, kadro veya mevzuatı açısından aile birliği mazeretine dayalı atanma imkânının olmaması halinde aile birliği sağlanır" hükmü kapsamında aile birliğini devam ettirebileceği Antalya iline atamasının yapılması suretiyle kabul edilmesi gerekirken, aksi yönde tesis edilen dava konusu işlemin açıkça hukuka aykırı olduğu sonucuna varılmıştır." gerekçesiyle yürütmenin durdurulmasına karar verilmiştir.

Eşi özel sektörde çalışan doktor için açtığımız davada ise Hatay 6. İdare Mahkemesince;

"Buna göre, stratejik personel kapsamında olan davacının, uzmanlık eğitimini tamamlaması üzerine  eş durumu mazereti sebebiyle İstanbul iline atanması istemine yönelik talebinin,  Sağlık Bakanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği'nin 20. maddesinin 5. fıkrasının son cümlesinde yer alan ve kesin nitelikte kural içeren düzenlemeye istinaden değerlendirmeye alınmadığı, söz konusu düzenlemede stratejik personelin bu nitelikteki taleplerinin kabul edilip edilmemesi hususunda idareye takdir yetkisi tanınmadığı anlaşıldığından, davacının eş durumu mazereti kabul edilmeyerek, 118. dönem devlet hizmeti yükümlülüğü kurası ile Hatay iline atanmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmamaktadır." gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Eşi başka bir hastanede doktor olarak görev yapan doktor için açtığımız  davada ise İzmir 7. İdare Mahkemesince ;

"Bu durumda, davacının ilgili Yönetmelik uyarınca, "stratejik personel" olduğu, kamu hizmeti yükümlülüğünün bulunduğu, "stratejik personel" kavramının ortaya çıkarılış amacının, sınırlı hekim kapasitesi içinde sağlık hizmetlerinin etkin bir planlama sistemi uygulanarak herkese eşit olarak sunulmasının sağlanması amacının gerçekleştirilmesine yönelik olması nedeniyle, davacı tarafından yapılan "eş durumu mazereti" başvurusunun, kamu yararı ve hizmet gerekleri doğrultusunda reddedilmesine yönelik dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.Nitekim İzmir Bölge İdare Mahkemesi 1. İdare Dava Dairesi'nin 28.01.2022 tarih ve E:2021/1316, K:2022/65 sayılı kararı da aynı yöndedir." gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Görüldüğü üzere iptal kararlarında  aile  birliğine vurgu yapılırken ret kararlarında ise stratejik personel ibaresine  vurgu yapılmaktadır. Kararların bir kısmında stratejik personel olduğundan bahisle ret kararları  verilirken aynı durumda olan bazı doktorlara ise kabul kararları verilerek çelişkiye düşülmekte, farklı bölge idare mahkemeleri yargı çevresinde olan bu kararlar  kesin olduğundan kimi doktorlar eşinin çalıştığı ile atanırken kimileri ise ailesinden uzakta görev yapmak zorunda kalmaktadır.

2576 sayılı Kanunun 3/C maddesinin 4/c bendinde; "Benzer olaylarda, bölge idare mahkemesi dairelerince verilen kesin nitelikteki kararlar arasında veya farklı bölge idare mahkemeleri dairelerince verilen kesin nitelikteki kararlar arasında aykırılık veya uyuşmazlık bulunması hâlinde; resen veya ilgili bölge idare mahkemesi dairelerinin ya da istinaf yoluna başvurma hakkı bulunanların bu aykırılığın veya uyuşmazlığın giderilmesini gerekçeli olarak istemeleri üzerine, istemin uygun görülmesi hâlinde kendi görüşlerini de ekleyerek Danıştaydan bu konuda karar verilmesini istemek" Bölge idare mahkemesi başkanlar kurulunun görevleri arasında sayılmakta olup, mecburi hizmet yükümlüsü olup eş durumu nedeniyle dava açanlar hakkında onlarca farklı karar verildiğinden bu kararların Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu tarafından birleştirilmesi uygun olacaktır. Bu davalarda davalı idare Sağlık Bakanlığı olduğundan Sağlık Bakanlığı tarafından bu şekilde bir talebin gündeme getirilerek mağdur olan doktorların atamaları için içtihat birliği sağlanmalıdır.

Yönetmelikte açıkça Devlet hizmeti yükümlülüğü süresince kamu görevlisi olmayan eş için atama yapılmayacağı açıkça düzenlenmekte olup, bu kural, çerçeve Yönetmelik olan  Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmelik'e aykırı olduğu gibi hem 657 sayılı Kanuna hem de 1982 Anayasasının "Ailenin Korunması ve Çocuk Hakları" başlıklı 41. Maddesine açıkça aykırıdır. Eşi kamu personeli olan mecburi hizmet yükümlüsü doktorlar da Yönetmelikte yer alan kurala rağmen eş durumundan faydalanamadığından bir an önce Yönetmeliğin değiştirilmesi yada içtihat birliğinin sağlanması gerekmektedir.


Av. Sadi KAYABAŞI 


Paylaş:
Son Blog Yazıları
1 Temmuz 2025 Salı
657 sayılı Kanunun "disiplin cezalarının çeşitleri ile ceza uygulanacak fiil ve haller" başlıklı 125'inci maddesinin birinci fıkrasının (D) bendinin (j) alt bendine göre; "belirlenen durum ve sürelerde mal bildiriminde bulunmamak" fiili memurun bulunduğu kademe ilerlemesinin 1-3 yıl durdurulması cez...
1 Temmuz 2025 Salı
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun “Adaylık devresi içinde göreve son verme" kenar başlıklı 56. maddesinde;"Adaylık süresi içinde temel ve hazırlayıcı eğitim ve staj devrelerinin her birinde başarısız olanlarla adaylık süresi içinde hal ve hareketlerinde memuriyetle bağdaşmıyacak durumları, görev...
16 Haziran 2025 Pazartesi
29.03.2025 gün ve 32856 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Sağlık Meslek Mensuplarının Serbest Meslek İcrası Hakkında Yönetmelik'in 4. Maddesinin "ç" bendinde sağlık meslek mensupları sayılmış olup, klinik psikologlar sağlık meslek mensubu sayılırken psikologlar bu grup arasında yer almamıştır. Yönetm...