Muris hayatta iken hurdaya çıkmasına rağmen trafik tescil kaydı silinmeyen yada murisin vefatı ile sonradan ortaya çıkan araçların vergi borçları murisin vefatı ile birlikte mirasçılara geçmekte ve bu nedenle bir takım vergisel işlemler (ödeme emri, haciz vb) gündeme gelebilmektedir.
Aynı durum, muris hayata iken ortağı olduğu şirkete ait araçlar nedeniyle de gündeme gelebilmekte olup, şirket ortağı sıfatıyla araç borcu nedeniyle takip yapılabilmektedir.
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 163. maddesinde, ölümün işi bırakma hükmünde olduğu, ölümün mükellefin mirası reddetmemiş mirasçıları tarafından vergi dairesine bildirileceği, mirasçılardan her hangi birinin ölümü bildirmesinin diğer mirasçıları bu ödevden kurtaracağı, 12. Maddesinde ise, "Ölüm halinde mükelleflerin ödevleri, mirası reddetmemiş kanuni ve mansup mirasçılarına geçer. Ancak, mirasçılardan herbiri ölünün vergi borçlarından miras hisseleri nispetinde sorumlu olurlar." hükmüne yer verilmiştir.
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 54. maddesinin birinci fıkrasında; ödeme müddeti içinde ödenmeyen amme alacağının tahsil dairesince cebren tahsil olunacağı, 55. maddesinin birinci fıkrasında, amme alacağını vadesinde ödemeyenlere 15 gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumunun bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı, 58. maddesinin birinci fıkrasında, kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahsın böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde itirazda bulunulabileceği, aynı Kanun'un 62. maddesinin birinci fıkrasında ise borçlunun, mal bildiriminde gösterilen veya tahsil dairesince tespit edilen borçlu veya üçüncü şahıslar elindeki menkul malları ile gayrimenkullerinden, alacak ve haklarından amme alacağına yetecek miktarının tahsil dairesince haciz olunacağı hükme bağlanmıştır.
197 sayılı Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanunun 3. maddesinde ise; Motorlu Taşıtlar Vergisinin mükellefi; trafik sicili ile Ulaştırma Bakanlığınca tutulan sivil hava vasıtaları sicilinde adlarına motorlu taşıt kayıt ve tescil edilmiş olan gerçek ve tüzel kişiler olduğu hükme bağlanmıştır.
197 sayılı Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanunun 3. maddesinde ise;Motorlu Taşıtlar Vergisinin mükellefi; trafik sicili ile Ulaştırma Bakanlığınca tutulan sivil hava vasıtaları sicilinde adlarına motorlu taşıt kayıt ve tescil edilmiş olan gerçek ve tüzel kişiler olduğu hükme bağlanmıştır.
Muris adına tescilli olan ancak nerde olduğu bilinmeyen yada hurdaya ayrılmasına rağmen trafik kaydı devam eden araçlar için varis sıfatıyla ödeme emri düzenlenebilmesi yani mirasçıların sorumluluğuna gidilebilmesi için vergiyi doğuran olayın murisin ölümünden önce gerçekleşmesi gerekmektedir.Ancak bu durumda murisin ölümünden sonra kalan işlemlere mirasçılar nezdinde kalındığı yerden varis sıfatıyla devam edilebilecektir. Öncelikle idare tarafından aracın mirasçılar adına trafik tescil müdürlüğü bünyesinde intikalinin sağlanması, intikal işlemi ile aracın artık mirasçılar adına kayıtlı hale geldikten sonra tahakkukların mirasçılar adına yapılması gerekmektedir. Halen muris adına kayıtlı araç için Vergi Usul Kanunu'nun yukarıda anılan 163. maddesi hükmü gereği murisin ölümü üzerine mükellefiyetinin ortadan kalkacağı açık olup, motorlu taşıt vergilerinin muris adına tahakkuk ettirilerek mirasçılardan mirasçı sıfatıyla n istenilmesi hukuken mümkün değildir.
Nitekim, Sakarya Vergi Mahkemesinin yeni tarihli bir kararında (23.02.2023) (E:2022/802) bu gerekçeye yer verilerek;
"Bu durumda, ölen kişi adına ölüm tarihinden sonra vergi tahakkuk ettirilmesi ve söz konusu tahakkuk ettirilen vergilerin mirasçının sorumluluğuna dayanılarak mirasçılardan tahsili yoluna gidilmesi yasaya uygun bulunmadığından davalı idare tarafından davacı adına kayıtlı taşınmaz üzerine uygulanan haciz işleminde hukuka uygunluk bulunmamaktadır." gerekçesiyle mirasçı hakkında uygulanan haciz işlemi hakkında yürütmeyi durdurma kararı verilmiştir.
Muris adına kayıtlı olup nerde olduğu bilinmeyen araçlar için vergi yükümlülükleri devam edeceğinden öncelikle aracın trafik kaydının kapatılması gerekmektedir. Bu durumun mümkün olmadığı hallerde tahakkuk eden motorlu taşıt vergileri ile diğer vergi ve harçlar için mirasçılar hakkında takip yapılması halinde vergi mahkemesine başvuru yapılarak mülkiyet hakkına vaki tecavüzlerin önüne geçilebilecektir.
Av. Sadi KAYABAŞI