2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun “Dava Açma Süresi” başlıklı 7. maddesinde, dava açma süresinin özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştay'da ve İdare Mahkemelerinde altmış (60) gün olduğu; ilanı gereken düzenleyici işlemlerde dava süresinin, ilan tarihini izleyen günden itibaren başlayacağı, ancak bu işlemlerin uygulanması üzerine ilgililerin düzenleyici işlem veya uygulanan işlem yahut her ikisi aleyhine birden dava açabileceği kurala bağlanmış, yine aynı Yasanın “Üst Makamlara Başvurma” başlıklı 11.maddesinin işlem tarihinde yürürlükte olan halinde, ilgililer tarafından idari dava açılmadan önce, idari işlemin kaldırılması, geri alınması, değiştirilmesi veya yeni bir işlem yapılmasının üst makamdan, üst makam yoksa işlemi yapmış olan makamdan, idari dava açma süresi içinde istenebileceği, bu başvurunun islemeye başlamış olan idari dava açma süresini durduracağı, altmış (60) gün içinde bir cevap verilmezse isteğin reddedilmiş sayılacağı kurala bağlanmıştır.
Özel kanun olan 3194 sayılı Ihar Kanununun 19. maddesinde; "İmar planlarına göre parselasyon planları yapılıp, belediye ve mücavir alan içinde belediye encümeni, dışında ise il idare kurulunun onayından sonra yürürlüğe girer. Bu planlar bir (1) ay müddetle ilgili idarede asılır. Ayrıca mutat vasıtalarla duyurulur. Bu sürenin sonunda kesinleşir. Tashih edilecek planlar hakkında da bu hüküm uygulanır. Kesinleşen parselasyon planları tescil edilmek üzere tapu dairesine gönderilir. Bu daireler ilgililerin muvafakati aranmaksızın, sicilleri planlara göre re'sen tanzim ve tesis ederler." hükmüne, yer verilmiştir.
Yukarıya yer verilen mevzuat hükümlerine göre parselasyon planının ilçe belediye encümenince kabul edildikten ve büyükşehir belediye encümenince onaylandıktan sonra yürürlüğe gireceği ve bir ay süreyle ilan edildikten sonra da kesinleşeceği açık olup bu süre içinde yapılan itirazların tamamının ya da bir kısmının kabul edilmesi halinde parselasyon planı yeniden bu süreci takip edip ilan edilerek kesinleştirilmeli ve buna göre de dava açma süresi son kez askı ilanı yapılan parselasyona göre belirlenmelidir.
Bir diğer ifade ile parselasyon planlarına ilişkin itirazların değerlendirilerek kısmen ya da tamamen kabul edilmesi durumunda parselasyonun kesinleşmesi söz konusu olmayacağından, yapım süreci devam eden parselasyon planı kapsamında bulunan taşınmaz maliklerinin parselasyonun kesinleşmiş haline karsı mevzuatta öngörülen dava açma süresi içerisinde dava açabileceklerinin kabulü gerekmektedir
Kesinleşmeyen, devam eden parselasyon sürecine kesinleştikten sonra itiraz etmek mümkün olduğundan bu süreç içinde tapular değişse bile kesinleşme sözkonusu olmadığından dava açmak mümkün olacaktır. Uygulamada belediyelerce ilk askıya çıkan itirazlar ikinci askıya çıkarılmamakta yada sadece itirazların alınması ile yetinildiğinden parselasyon işlemi teknik olarak kesinleştirilmemektedir. İlk askı üzerine oluşan dağıtım cetveli tapuya gönderilerek tapuların da değişmesi sağlandığından parsel malikleri panik halinde dava yoluna gidebilmektedir. Parselasyon kesinleşmediğinden tapu ile öğrenme dava açma süresini başlatmayacak olup, kesinleşmeden sonra süresi içinde dava açılabilecektir.
Danıştay 6. Dairesinin 2020/9935 sayılı dosyasında; "Somut olayda uyuşmazlık konusu parselasyon işlemine davacı tarafından yapılan itirazların bir kısmının 14/08/2018 tarihli 3763 sayılı belediye encümeni kararı ile kabul edilmesine rağmen ikinci kez askıya çıkarılmadığı ve usulüne uygun olarak parselasyon işleminin kesinleştirilmediği görülmüştür. Dolayısıyla, dava açıldığı tarihte dava konusu parselasyon planının henüz kesinleşmediği, itirazlar üzerine yapılan düzeltmeler nedeniyle son halini almadığı, davacı parselini de kapsar şekilde onaylanan yeni parselasyon planına ilişkin sürecin devam ettirildiği görülmektedir.
Bu durumda parselasyondan haberdar olan davacı tarafından tüm itirazlara ilişkin sürecin sonunda kesinleşen parselasyon işlemine (nihai parselasyon planına) karsı, bu parselasyon planının askıda ilan edilip kesinleşmesi üzerine davacıya tebliğinden itibaren 60 gün içinde dava açabileceğinin kabulü gerektiğinden tapuların 29.09.2019 tarihinde yenilenmesi üzerine talepleri doğrultusunda düzenleme yapılmadığı bu şekilde öğrenilen parselasyon işleminin iptali istemiyle 18.11.2019 tarihinde açılan davada süre asımı bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır." gerekçesiyle yerel mahkemenin süre ret kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Daha önceki yazımızda (https://sadikayabasi.av.tr/blog/oku/parselasyon-islemlerinde-dava-acma-suresi-3176) vurguladığımız üzere 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 18. Maddesi uyarınca yapılan imar uygulamaları parsel maliklerine tebliğ edilmemekte, genellikle belediyede ve mahalle muhtarlıklarında ilana çıkarılmakta, kesinleştikten sonra tapuya yazılarak yeni tapu evrakının düzenlenmesi sağlanmaktadır. Bu şekilde yürütülen süreç sonucunda parsel malikleri bazen yıllar sonra parselasyon yapıldığını öğrenebilmektedir. Bu durumun aksine bazı belediyeler ise süreci tamamlamadan, itirazları encümen kararı ile değerlendirmeden, ilk askı üzerine tapuların değişmesini sağlamakta olup, salt tapuların değişmesi dava açma süresini başlatmayacağı gibi parselasyon işleminin kesinleşip kesinleşmediğinin ortaya konulması, kesinleştikten sonra dava açılması gerekmektedir.
İmar planları gibi parselasyon işlemleri de mülkiyet hakkının özüne yapılan müdahaleden oluşmakta olup, dağıtım, DOP, düzenleme sınırı vb birçok yönüyle tamamen teknik olan imar uygulamalarıdır. Malik olunan parsel değişebildiği gibi küçülebilmekte yada başka hissedarlar ortak olabilmektedir. Bu nedenle parselasyon işleminden etkilenen parsel maliklerinin belediyelerin sözlü savunmalarına kani olmayarak mutlaka dava açma süresi içinde idari yargı merciilerine başvurmaları gerekmektedir.
Av. Sadi KAYABAŞI